Katılım Sigortacılığı ve BES

“Sigorta sektörü henüz arzu ettiğimiz yerde değil”


Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, İstanbul Sanayi Odası’nın düzenlediği toplantıda sigorta sektörü hakkında çarpıcı açıklamalar yaptı.

Yılmaz, “Reel sektörün sigorta araçlarını yeteri kadar benimsenmediğini görüyoruz. Sigortacılık sektörü henüz arzu ettiğimiz yerde değil maalesef” dedi.

İstanbul Sanayi Odası tarafından düzenlenen “Türkiye’de Sanayinin Sigortalanması – Çözüm Önerileri” konulu toplantıda konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz: “Sigortacılık alanındaki yükseliş, siyasi güven ve istikrar ortamında devam etmektedir. Sigorta vesilesiyle risklere karşı önlem alınırken aynı zamanda tasarruf yoluyla ekonomiye ve yatırımlara katkı sağlanmaktadır. “dedi.

Sigortacılık ve istikrar arasındaki ilişkiyi açıklayan Yılmaz, “Aralık ayı içerisinde ülkemizde sigortacılığın 100’üncü yılını kutlayarak sigortacılığın ülkemizde katettiği mesafe ve ekonomimiz açısından önemini vurgulamıştık. Sigortacılık alanındaki yükseliş, siyasi güven ve istikrar ortamında devam etmektedir. Sigorta vesilesiyle risklere karşı önlem alınırken aynı zamanda tasarruf yoluyla ekonomiye ve yatırımlara katkı sağlanmaktadır. Türkiye sigortacılık sektörü bugün ekonomide biriken fonları, para ve sermaye piyasalarına yönlendirerek ülkemizde finansal piyasaların gelişmesine, ekonominin büyümesine ve istihdamın artmasına destek olmaktadır. Sigorta sektörünün; ekonomimize olan katkısının, finans sisteminden aldığı payın çok ötesinde olduğunun farkındayız.” cümlelerini kullandı.

“Sigorta sektörü henüz arzu ettiğimiz yerde değil”

Reel sektörde sigorta araçlarının yeteri kadar benimsenmediğini gördüklerini söyleyen Yılmaz, “Sigorta sektörü henüz arzu ettiğimiz yerde değil maalesef. 2023 yılında Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından sigorta teminatı bulayan sanayi kuruluşlarına yönelik yapılan bir anket çalışmasında; ankete katılan sanayi kuruluşlarının yüzde 51’i son 5 yıl içerisinde hiçbir hasar yaşamamalarına rağmen sigorta poliçelerinin yenilenmediğini ve diğer sigorta şirketlerinden de poliçe yaptıramadıklarını beyan etmişlerdir. 6 Şubat’ta yaşadığımız deprem felaketi sonrasında, büyük yatırımlara sahip bölgedeki sanayicilerimizin sigorta yaptırmamaları ya da yeteri kadar sigorta teminatı almamaları nedeniyle ağır maliyetlere katlandıklarını da görmüş olduk. Burada hem sigorta aracılarının sanayicilerimizi doğru bilgilendirmekte daha proaktif olmaları hem de sanayicilerimizin risk değerlendirme konusunda daha hassas olmaları gerektiğini tavsiye ediyoruz. Sanayi sektöründe sigortacılık anlayışının sadece hasar ve kaybın ortaya çıktığı durumlarda değil, tüm iş süreçlerinde başvurulacak bir güvence mekanizması haline dönüştürülmesi gerektiğine inanıyoruz.” şeklinde konuştu.

Cevdet Yılmaz konuşmasında,  sigorta şirketlerinin karşı karşıya kaldığı maliyet artışlarının sanayicilerimize prim artışı olarak yansıdığını ve sanayicilerimizin sigorta teminatı bulmakta zorluk çektiğini bildiklerinin altını çizerek, ” Bu sorunları aşma yönünde sanayicimizin ve sigortacılık sektörünün ortak akıl ve işbirliği içinde çalışacağına olan inancımız tam. Salgın dönemi dahil olmak üzere atlattığımız badirelerde üretim çarklarının durmamasına ne kadar önem verdiysek sanayicimizin olağanüstü durumlarda ciddi mali kayıplar yaşamamasını da önemsiyoruz. Reel sektörün sigortalanabilir risklerinin önceden belirlenerek ilgili sigorta araçlarıyla korunmasının sağlanması için gerekli tedbirleri almaya bizler de hazırız.” dedi.

Osman Çelik: Risk mühendisliğinin geliştirilmesi gerekiyor

Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Osman Çelik ise toplantıda yaptığı konuşmada, sigortalama sürecinde dikkatli bir ön inceleme yapılmasının önem taşıdığını belirterek, “Öte yandan endüstriyel süreçlerin karmaşık riskler barındırması da bir diğer zorluk olarak karşımıza çıkıyor. Danışmanlık konusundaki eksikliklerin doğru tespit edilmesi, sigorta bedelinin de sağlıklı olarak tespit edilmesinde önem arz ediyor. Riskin mutlaka sigortalanabilir hale getirilmesi, risk mühendisliğinin geliştirilmesi, tedbir faaliyetlerinin önceliklendirilmesi ve risklerin sigortalanabilir seviyeye çekilmesi gerekiyor.” diye konuştu.



Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir