Sürdürülebilir Finans

COP31’in dönem başkanı ve ev sahibi Türkiye oldu

COP31’in dönem başkanı da ev sahibi de Türkiye oldu: 196 ülkenin liderleri iklim için Türkiye’de masaya oturacak.

Brezilya’da gerçekleştirilen BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS/ UNFCCC) 30. Taraflar Konferansı’nda (COP30) Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un başkanlığında yürütülen müzakereler sonrası önümüzdeki yıl düzenlenecek COP31 Taraflar Konferansı’nın Türkiye’nin ev sahipliği ve başkanlığında yapılmasına karar verildi.

BAKAN KURUM KARARI BREZİLYA’DA AÇIKLADI

Kararı açıklayan Bakan Kurum, “Bugünden itibaren geleceğimiz için en anlamlı maratonumuzu başlatıyoruz. Türkiye olarak; sadece kendi bölgesine değil, özellikle Pasifik ve Afrika gibi kırılgan bölgelere de odaklanan, kuzey ile güneyi birbirine bağlayan, adil ve dengeli bir taraflar konferansı düzenlemeyi taahhüt ediyoruz. Şimdiden COP31’de hepinizi dünyanın kalbi, kıtaların ve medeniyetlerin köprüsü olan Türkiye’de misafir etmeyi büyük bir heyecanla ve sabırsızlıkla bekliyoruz” dedi.

COP NEDİR?

197 ülkenin katılımıyla her yıl düzenlenen COP toplantısında, ülkelerin sera gazı azaltım hedefleri, uyum politikaları, iklim finansmanı, kayıp-zarar mekanizmaları ve karbon piyasalarının kuralları belirleniyor.

Birleşmiş Milletler nezdinde düzenlenen “Taraflar Konferansı”nda (COP) “Taraflar” tanımı 1992 yılında ilk BM İklim Anlaşması’na imza atan ülkeleri ifade ediyor. COP, 1992 tarihli Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin (BMİDÇS) en üst karar organı olarak, küresel iklim kriziyle mücadele mekanizmalarının belirlenmesinde önemli bir rol oynuyor.

Sözleşmeye taraf olan ülkeleri bir araya getiren bu zirvelerin ilki, 1995 yılında Almanya’nın Berlin kentinde düzenlendi. Zirveye geçen yıl Doğu Avrupa grubundaki Azerbaycan ev sahipliği yaptı. Bu yılki zirvenin ev sahibi ise Latin Amerika ve Karayipler Grubu’ndan Brezilya oldu.

“DAHA ADİL DAHA KAPSAYICI BİR DİPLOMASİ” HEDEFİ

Türkiye “Hiçbir ülkenin geride bırakılmayacağı daha adil ve kapsayıcı bir diplomasi” hedefiyle ev sahipliğini elde etti.

Türkiye iklim değişikliği ile mücadelede BM’nin en önemli organizasyonu olan COP’a ilk kez ev sahipliği yapacak ve 196 ülkenin liderlerini Türkiye’de buluşturacak. Bundan sonraki süreçte Liderler Zirvesi’nin ve COP31 organizasyonun hangi ilde yapılacağı netleşecek.

COP31 İÇİN ANTALYA HEDEFİ

Bakan Kurum daha önce verdiği demeçlerde Türkiye’nin COP31’i Antalya’da düzenlemeyi hedeflediğini açıklamıştı.

Antalya’nın hem ulaşım hem de konaklama seçenekleriyle öne çıktığını ifade eden Bakan Kurum, daha önce G20 Zirvesi’ne de başarıyla ev sahipliği yaptığına dikkat çekmişti. COP31’in Liderler Zirvesi’nin ise İstanbul da yapılması planlanıyor.

AVUSTRALYA İLE MÜZAKERE

Türkiye’nin, Akdeniz havzasında yer alması nedeniyle iklim değişikliğinin etkilerini derinden yaşayan ülkelerden biri olduğunu belirten Bakan Kurum, gelişmiş diğer ülkelerle kıyaslandığında, iklim değişikliğinde tarihsel sorumluluğu çok daha az olsa da Türkiye’nin kararlı iklim eylemlerini hayata geçirdiğine dikkat çekti.

Türkiye’nin iklim değişikliği ile mücadelede küresel aktörlerinden biri olduğunu ifade eden Bakan Kurum, Türkiye’nin bu deneyimlerini paylaşma ve çok taraflı iklim diplomasisinde liderlik etmeye hazır olduğunu vurguladı.

Bakan Kurum, Türkiye’nin İklim Kanunu, Sıfır Atık Hareketi, döngüsel ekonomi modelleri ve yenilenebilir enerji kaynağı çeşitliliğiyle 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi’ne kararlılıkla yürüdüğünü ve bu alanda örnek olduğunu belirtti.

BAKAN KURUM: SIFIR EMİSYON HEDEFİNDE SOMUT ADIMLAR ATIYORUZ

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, gelecek yıl yapılacak Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 31. Taraflar Konferansı’nın (COP31) ev sahipliğini ve başkanlığını Türkiye’nin yapacağını açıkladı.

Kurum, Brezilya’nın Belem kentinde BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 30. Taraflar Konferansı (COP30) Genel Kurulu’na katıldı.

Bakan Kurum, burada yaptığı konuşmada, iklim değişikliğiyle mücadelenin insanoğlu ile tabiat arasında bir merhamet sözleşmesi olduğu bilinciyle hareket ettiklerini belirtti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın uluslararası diplomaside karşıt görüşleri, farklı tarafları bir araya getirerek önemli bir rol üstlendiğini vurgulayan Kurum, bunun dünya barışına ve küresel sorunların çözümüne katkı sağladığını söyledi.

Kurum, “İnsanlığın geleceği için verdiğimiz bu katkıları, BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 31. Taraflar Konferansı (COP31) Başkanlığı dönemimizde de kararlılıkla sürdüreceğiz. Bu bağlamda Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin en üst karar organı olan taraflar konferansı başkanlığını ve ev sahipliğini üstleniyoruz.” ifadelerini kullandı.

COP31 Başkanlığı olarak iklim eyleminin kazandığı ivmeyi şeffaf, kapsayıcı ve tüm tarafları dahil eden bir anlayışla daha da ileriye taşıyacaklarını söyleyen Kurum, bugün Avustralya ile tarihten gelen dostluğu ileriye taşıyacak yenilikçi bir adım attıklarını bildirdi.

Kurum, “İnanıyorum ki bundan sonra da COP31 sürecini Avustralya ile kimseyi geride bırakmayan adil, kapsayıcı, katılımcı, şeffaf bir anlayışla yürüteceğiz. Tabii şunu da ifade etmek isterim. Türkiye, iklim değişikliği ile mücadele konusundaki kararlılığını, liderliğini ve uluslararası işbirliğine yönelik samimi yaklaşımını her platformda ortaya koymaktadır.” diye konuştu.

Bakan Kurum, şöyle devam etti:

“Sayın Cumhurbaşkanımızın açıkladıkları 2053 net sıfır emisyon hedefine giden yolda kalıcı ve somut adımlar atıyoruz. Bugün küresel bir çevre hareketine dönüşen ‘Sıfır Atık Seferberliği’ ile Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi’nin himayelerinde ortak evimiz dünyanın geleceğine son derece önemli katkılar sunuyoruz. COP31 sürecinde de insanlığın ve dünyamızın beklentilerine ve acil ihtiyaçlarına dair en etkin çözümleri Türkiye-Avustralya işbirliği ile hayata geçireceğiz. Değerli delegeler, bugünden itibaren geleceğimiz için en anlamlı maratonu başlatıyoruz. Şimdiden COP31’de hepinizi dünyanın kalbi, kıtaların ve medeniyetlerin köprüsü olan Türkiye’de misafir etmeyi büyük bir heyecanla ve sabırsızlıkla bekliyoruz.”

Türkiye’nin sadece kendi bölgesine değil, Pasifik ve Afrika gibi kırılgan bölgelere de odaklanan, kuzey ile güneyi birbirine bağlayan adil ve dengeli bir konferans düzenlemeyi taahhüt ettiğini ifade eden Kurum, kararın tüm taraflara ve küresel iklim krizi ile mücadeleye hayırlı olmasını diledi.

Bakan Kurum, süreçte emeği geçenlere de teşekkür etti.