Insurtech ve fintech karşılaştırması dikkat çekiyor
NTT Data’nın hazırladığı Insurtech Küresel Görünüm 2022 raporunda dikkat çeken fintech ve insurtech analizine göre, daha sonra ortaya çıkan insurtech girişimler daha çabuk halka arz ediliyor ve müşteri başına daha fazla gelir elde ediyor.
Tokyo merkezli BT hizmeti ve danışmanlık şirketi NTT Data’nın sigorta sektörünün dört hızlandırıcı gücüne odaklandığı Insurtech Küresel Görünüm 2022 raporunda 2021 yılı insurtech’ler için küresel yatırımların 10 milyar doları aştığı başarılı bir yıl olarak nitelendiriliyor. Insurtech pazarında yeni bir tarihsel yükseliş ve pazarın net bir şekilde konsolidasyonu ile bir patlama gözlemlenebileceği belirtiliyor. Ayrıca insurtech’lerin almış oldukları fonların yarısının yalnızca son iki yılda elde edildiği de ekleniyor. Anlaşma sayısı açısından, 393 anlaşmayla rekor kırılan 2019 yılına göre hafif bir düşüş eğilimi bulunuyor. Bu düşüş eğiliminin ana itici güçleri ise COVID-19’un ekonomi üzerindeki etkisi ve daha fazla piyasa olgunluğu.
41 MİLYON DOLARLIK EN YÜKSEK ORTALAMA
Rapora göre 2020 yılının başında COVID-19, ortalama anlaşma büyüklüğü açısından bir dönüm noktası konumundaydı. COVID-19’un etkisi azalır azalmaz, eğilim de değişmeye başladı. 2021’de, aşılamanın kritik rolü ve ekonominin COVID-19 etkilerinden sıyrılmaya başlamasıyla ortalama anlaşma büyüklüğü, anlaşma başına 41 milyon dolarlık en yüksek ortalamaya ulaştı. Yatırımcılar, insurtech’lere olan ilgisini sürdürdü ve 2020’den 2021’e kadar COVID-19 iyileşmesinin gösterdiği gelişim yatırımların artmasını sağladı.
2021’DE AVRUPA ÖNE ÇIKTI
2021 yılı, fonların arttığı bölgeler açısından çok daha çeşitli bir manzara gösterdi. Büyüme Asya, Avrupa ve Kuzey Amerika olmak üzere üç bölgede gerçekleşti. Avrupa, 2021 yılında 3 mega insurtech anlaşmasıyla en yüksek büyüme oranını yaşadı. ABD ise 5 mega anlaşma da dahil olmak üzere en fazla yatırıma sahne olan bölge olmaya devam etti. Asya’nın büyümesi ise diğer iki bölgenin aksine yatay bir seyir gösterdi.
FINTECH VS INSURTECH
Raporda fintech ve insurtech’lerin karşılaştırıldığı analiz ise oldukça ilgi çekici. Analize bakıldığında, bankacılığın dijitalleşme sürecinin daha önce başlamasına paralel olarak, fintech’lerin insurtech’lere kıyasla daha erken ortaya çıktığı görülüyor. Genel olarak, fintech’lerin büyümeleri daha yavaş ama sürekli. Ayrıca insurtech’lerin halka arz süreleri, Fintech’lere kıyasla daha kısa. Karşılaştırmada insurtech’lerin müşteri başına daha fazla gelir elde etmesine rağmen Fintech’lerin çok daha fazla müşteriye sahip olduğunu belirtiliyor.
Hem fintech’lerin hem de insurtech’lerin olduğu genel etki göz önüne alındığında, finansmanın tam bir resim çizmemesi muhtemel. Ek olarak insurtech’lerin sınırlı pazar yakalaması, kesin bir karar vermek için hala erken olduğunu gösteriyor. Fintech’ler ve insurtech’ler arasında hisse performansı karşılaştırıldığında, bariz bir fark gözlemleniyor. Analizde piyasa üzerinde yaratılan etkinin henüz yatırımlara tam yansımadığı belirtiliyor.
Fintech’lerin hisse senedi fiyatının S&P Endeksi’nden daha fazla büyüdüğü ve tüm insurtech hisselerinin fiyatının ise %60’tan fazla düştüğü de ekleniyor. Bunun nedenlerini düşünmek için henüz çok erken, ancak reel sektör etkisini teyit ederken farklı göstergelerin farkında olmak gerekli olacak.
